Kuşlar için Yağlar, Yağ Kullanımı

Kuşlar için Yağlar, Yağ Kullanımı​

Birkaç yıldır, çeşitli kaynaklar, özellikle kırmızı palmiye yağı ve son zamanlarda hindistancevizi yağı olmak üzere, kuşlarımıza yağ beslememizi teşvik ettmektedir. Ama bu gerçekten iyi bir fikir mi? Bazı durumlarda evet ama genel cevabım hayır olacaktır.

İşlenmiş tüm yağlar, yağın geldiği orijinal gıdalardan daha az besin değerine sahiptir. Yağla birlikte bazı vitamin ve minerallerin orijinal bitkiden sıkılması beklenir ancak besinlerin çoğu geride kalır. Bütün tohum veya kabuklu yemişleri yemek, o tohumdan veya kabuklu yemişten gelen yağı yemekten daha az kalori kazandırır, daha fazla vitamin, mineral ve diğer besinleri sağlar. Bana öyle geliyor ki, yağ yerine tohum veya fındık gibi yemiş ilaveleriyle beslemek çok daha kabul edilebilir.

Farklı yağ türleri vardır ve hepsi eşit yaratılmamıştır. Bu nedenle aralarındaki farkları anlamak önemlidir.
Dört temel yağ asidi türü vardır: Çoklu doymamış (polyunsaturated) olan Omega 3 yağları, yine çoklu doymamış olan Omega 6 yağları, tekli doymamış (monounsaturated) olan Omega 9 yağları ve Omega sayısı olmayan doymuş yağlar. Bu grupların her birinde birkaç farklı alt tip vardır. Yağlar bitki kaynaklarından (kolesterol içermeyen) veya hayvansal kaynaklardan (kolesterol içeren) gelebilir.

Omega 3 ve Omega 6 yağları temel besinlerdir çünkü vücut normal işleyişi için onlara ihtiyaç duyar ve bunları üretemez. Omega 9 ve doymuş yağlar gerekli besinler değildir çünkü vücut ihtiyacı olan her şeyi üretebilir. Doymuş yağ yemek, kalp hastalığında oynadığı rol nedeniyle genellikle insanlar için sağlıksız olarak kabul edilirken, Omega türlerinin hepsi makul miktarlarda sağlıklı olarak kabul edilir. Ancak şu anda bilim camiası, doymuş yağın her zaman kötü olduğununu düşünüyor.

Omega 6 yağları tohumlarda, kabuklu yemişlerde ve tahıllarda bol miktarda bulunur ve çoğu insan ve evcil hayvanları bu yağlardan ihtiyaç duyduklarından fazlasını almakta zorlanmaz. Omega 3 yağlarının modern diyette elde edilmesi çok daha zordur, bu yüzden biraz dikkat edilmesi gereken yağ budur. Diyette yeterli Omega 3 bulundurmanın yağlı karaciğer hastalığını (evcil kuşlarında yaygın bir sorundur) ve çeşitli diğer sağlık sorunlarını önlemeye yardımcı olduğu görülmektedir. Omega 9 ve doymuş yağ gerekli olmadığından, tüketim oranını sağlıklı bir seviyede tutmaktan başka endişelenmenize gerek yok.

Doğal yiyecekler genellikle dört farklı yağ türünü içerir, ancak her türün yüzdesi bir yiyecekten diğerine değişir ve genellikle baskın olan belirli bir yağ türü vardır. Bitkisel besinlerin çoğunluğu çoklu doymamış yağlar içerir, ancak bazı istisnalar vardır: örneğin, avokado ve zeytin çoğunlukla tekli doymamış yağ içerirken, hurma yağı ve hindistancevizi yağı çoğunlukla doymuş yağ içerir. Hayvansal kaynaklar (et, yumurta, süt ürünleri) çoğunlukla doymuş yağ içerir.

Kuşların vahşi doğada yediği yağ türü diyetlerine bağlı olacaktır. Çok fazla böcek yiyen bir türün doğal diyetinde önemli miktarda doymuş yağ ve kolesterol bulunur. Ancak, çoğunlukla bitki besinlerini (papağanlar dahil) yiyen türler, çoğu bitkideki ana yağlar olduğundan, yağ kalorilerinin çoğunu Omega 3 ve 6 yağlarından alırlar. Kuşlarımızın diyetinde yağ takviyesi kullanacaksak, normalde yemeyecekleri gereksiz bir yağ yerine ihtiyaç duydukları ve adapte oldukları bir tür yağ kullanarak yapmak mantıklıdır. Hindistan cevizi yağı %90 doymuş yağdır ve hurma yağı yaklaşık %50 doymuş yağdır, bu nedenle kuşlarımızın doğal yeme alışkanlıklarından oldukça uzaktırlar ve kuşları beslemek için onları arzu edilen yağlar olarak görmüyorum. Hindistan cevizi yağı şu anda insanlar için bir "mucize gıda" olarak tanıtılıyor, ancak iddiaların büyük ölçüde abartılı olduğu görülüyor. Tekli doymamış yağlar gereksizdir ve Omega 6 zaten diyette iyi bir şekilde sağlanır.

Dediğim gibi Omega 3 asıl mesele. Pek çok sebzede güzel bir Omega 3 yağ yüzdesi vardır ancak sebzelerdeki toplam yağ miktarı genellikle düşük olduğu için bu kaynaktan yeterince Omega 3 almak zordur. Keten, chia ve perilla dahil olmak üzere Omega 3 yağlarında yüksek olan birkaç tohum vardır. Keten, genellikle daha çok küçük papağanların tükettiği besinlerden biridir. Daha büyük bir kuşun ilgisini çekmeyebilecek küçük tohumlardan biridir. Ancak kuşunuz tohumları yemiyorsa, yağı satın almak mümkündür ve kuşunuza biraz Omega 3 bakımından zengin bir yağ vermek mantıklı olabilir. Kivi meyvesi tohumu da Omega 3 bakımından çok yüksektir, bu nedenle kuşunuz kivi yemeyi seviyorsa, tohumla besleme haricinde hoş bir küçük sürpriz yapabilirsiniz. Bazı meyve tohumları zehirlidir, bu yüzden ' tohumunun yararlı olup olmadığını bilmek önemlidir - örneğin şeftali çekirdeklerinde siyanür bulunur. Elma çekirdekleri zararlıdır. Ancak kivi tohumu güvenli ve faydalıdır.

Kenevir tohumu aynı zamanda yararlı bir Omega 3 kaynağıdır ve sıklıkla evcil kuşlara verilir. Süslü tohum karışımları genellikle onu içerir. Kolay bulunan bir tohumdur. Omega 3 yağlarının yüzdesi diğer tohumlar kadar yüksek olmasa da değerlendirilebilir. Katkısı olumlu yönde olacaktır.

Balık yağı ve sucul kaynaklardan elde edilen diğer bazı yağ türlerinde Omega 3 yüksektir. Ancak balık yağındaki Omega 3, bitki kaynaklarında bulunan türden değildir. Balık yağı EPA ve DHA olarak adlandırılan iki türü içerirken, bitkilerde bulunan türe ALA adı verilir. Balık yağı insanlar için en iyisidir çünkü EPA ve DHA'yı ALA'dan daha iyi kullanabilirler, ancak kuşlarda bu sorun yoktur ve ALA ile iyi iş çıkarırlar. Balık yağın kuşların ne kadar iyi kullanabileceklerine dair bilgi eksikliği nedeniyle şu anda evcil kuşlara tavsiye edilmemektedir.

Beslenme açısından eksiksiz peletler, Omega 3 ve 6 yağları da dahil olmak üzere, kuşların ihtiyaç duyduğu bilinen tüm besin maddelerinin dengeli miktarlarını sağlamak için profesyonel olarak formüle edilmiştir. Diyetin önemli bir yüzdesi olarak peletlerle beslemek, kuşunuzun ihtiyaçlarını karşılamanın etkili bir yoludur. Her papağan türünde her bir kuşun ihtiyaçlarını tek bir yiyeceğin karşılaması mümkün olmadığından, peletler tam anlamıyla tek başına yeterli olabileceğini söyleyemeyiz. Şimdilik kuş besinlerinde gelebileceğimiz mükemmelliğe en yakın olanı peletlerdir ve kuşunuzun vahşi doğada beslenme alışkanlıklarını öğrenmek, başka ne tür yiyecekler sağlayacağınız konusunda akıllıca kararlar vermenize yardımcı olacaktır.


Zupreem, Roudybush, Mazuri, Tropican ve Kaytee dahil olmak üzere başlıca 'geleneksel' pelet markalarının tümü besinsel tamlık için formüle edilmiştir. Lafeber's Nutriberries, besinsel olarak peletlere eşdeğerdir; aynı içerikler ama o kadar ince öğütülmemişler ve onları bir arada tutan 'yapıştırıcı' vitaminler ve mineraller içeriyor. Harrisons, besin açısından eksiksiz olan tek organik pelettir. Başka organik pelet markaları da var, ancak bunlar profesyonel beslenme uzmanları tarafından formüle edilmemişler ve beslenme açısından eksiksiz olmaya çalışmıyorlar. Yağ asidi içerikleri bilinmemektedir, ancak bu tamamlanmamış peletlerle ilgili daha da büyük bir sorun, kalsiyum emilimi için gerekli olan ve diyet yoluyla elde edilmesi çok zor olan D vitamini içermemesidir. Yabani kuşlar, doğrudan güneş ışığına maruz kaldıklarında vücutta meydana gelen kimyasal bir reaksiyonu kullanarak kendi D vitaminlerini üretirler ve açık havadaki bir büyük kuş kafesinde yaşayan kuşlar da bu şekilde D vitaminlerini alırlar. Durum, iç mekan kuşları için çok daha karmaşıktır ve besleyici olarak tam peletler, onlara D vitamini sağlamanın en güvenli yoludur.

Vahşi doğada palmiye meyvesi yiyen bazı papağan türleri (Amerika papağanı, Amazonlar, Afrika grileri) vardır ve ılımlı miktarda kırmızı palmiye yağı, doğal diyetlerinin bir parçası olduğu ve ona adapte olduğu için onlar için uygun olabilir. Özellikle Amerika papağanı diyetlerinde diğer türlere göre daha fazla yağa ihtiyaç duyduğu düşünülmektedir. Öte yandan Amazonlar, obezite ve ateroskleroza diğer birçok türe göre daha yatkındır, bu nedenle onlara yağ beslerken dikkatli olunmalıdır.

Kırmızı palmiye yağı, insanlarda kalp hastalığı ile ilişkili olan yüksek düzeyde palmitik aside sahiptir. Yabani kuşların, tutsak kuşlara göre çok daha yüksek bir aktivite düzeyine sahip olduğunu ve yabani kuşlar için uygun olan yağ tüketim düzeyinin evcil hayvanlar için uygun olmadığını unutmayın.

İstenilen Omega 3 yağları olsa bile, çok fazla yağın kuşunuzun sağlığı üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olma ihtimalinin yüksek olduğunu unutmamak önemlidir. Kuşunuzun beslenmesindeki Omega 3 yağ miktarını artırırken, diğer yağların miktarını aynı anda azaltmak gerekebilir. Böylece kuşunuzun beslenmesindeki toplam yağ kalori miktarının yaklaşık olarak aynı kalması sağlanır. Yağ tüketimi ve diğer tüm yiyeceklerle sağlıklı bir denge kurmak için sağduyulu ve ölçülü davranın. En iyi yol kuşunuzun diyetinde çeşitli sağlıklı yiyecekleri hedefleyerek, onlar üzerinden gerekeni almalarına yönelmeye çalışılmasıdır.

Değerli Tohumlar ama Sindirimi Zor!​

Dört küçük tohum, bitkilerden gelen Omega 3 yağ türü olan alfa-linolenik asitin (ALA) bilinen en zengin kaynaklarıdır. Keten, chia, perilla ve kivi meyvesi tohumudur. Keten, bazı chia türleri, perilla ve kivi hakkında pek çok şey biliyoruz.

Yüksek Omega 3 içeriği olmasaydı, keten tohumu ve chia, ticari bir kuş yemi için iyi bileşenler olarak görülmezdi. Bu tohumlar, sindirilebilirliklerini ve besinlerin emilimini sınırlayan yüksek düzeyde lif ve antinutrient içerir. Keten tohumu %27 ve chia %38'inin lif olduğu biliniyor.

Enerji ve diğer besin maddelerini sağlamada önemli ölçüde daha verimli olan bir dizi başka gıda kaynağı olsa da Omega 3 için pek seçeneğimiz yok. Yinede bu tohumlar önem arz ediyor.
Ne açıdan önemlidir? Keten tohumu, onları yiyen dişilerin yumurta kalitesini ve içinde ki besini zenginleştirdiği için kanatlı yeminde sıklıkla kullanılmaktadır. Bu tohumları diyette kullanmanın en etkili yolu hakkında önemli miktarda kümes hayvanı araştırması mevcuttur ve büyük bir kısmı evcil kuşlara da uygulanabilir gibi görünmektedir.

Tohumları Kavurmak mı gerekir?​

Peletlenmiş veya kavrulmuş keten tohumu çiğ tohuma tercih edilir, çünkü bu işlem yağ asitlerinin sindirilebilirliğini % 29-39 artırır. Bu, kuşlarımızın Omega 3 alımını iyileştirmenin yollarını arayan bizler için çok önemli olan büyük bir gelişmedir. Keten tohumu peletlerinin nasıl üretildiği benim için net değil, ancak soğuk preslemenin bunu yapmanın bir yolu olduğu görülüyor. Her durumda muhtemelen evde kolayca yapabileceğimiz bir şey değildir. Keten tohumunun sindirilebilirliğini iyileştirmek için lif çözücü enzimlerin kullanımı üzerinde çalışmalar yapılmaktadır ancak bu açık bir şekilde evde kullanım için de pratik değildir.

Yine de ev ortamında kavurmayı düşünenler tavada ya da fırında bu işlemi gerçekleştirebilirler (mikrodalgada pişirme için önce tohumu suyla durulayın - mikrodalga frekansları su moleküllerini hedef alır, eşit ısı dağılımı için neme ihtiyaçı vardır. Daha sonra uygun bir kaba koyun, mikrodalgada iki dakika kavurun ardından karıştırın ve bir dakika daha kavurun).