Kuşlarda Karaciğer Yağlanması ve Uygun Beslenme Üzerine

Kullanıcı Değerlendirmesi
5.00 yıldız

Kuşlarda Karaciğer Yağlanması ve Uygun Beslenme Üzerine​

Kuşlarda karaciğer yağlanması (hepatik lipidoz), özellikle yanlış beslenme ve hareketsizlik nedeniyle sıkça görülen bir sağlık sorunudur. Evcil kuş sahipleri için bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir ve genellikle beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesiyle önlenebilir. Bu makalede, karaciğer yağlanmasının nedenleri, genetik faktörlerin rolü, farklı görüşler ve uygun bir beslenme planı ele alınacaktır.


Karaciğer Yağlanmasının Nedenleri Neler Olabilir?

Kuşlarda karaciğer yağlanmasına yol açan başlıca faktörler şunlardır:

  • Yüksek Yağlı Diyetler: Ay çekirdeği, yemiş türü gibi aşırı yağ içeren besinlerin fazla tüketimi.
  • Hareketsizlik: Özellikle kafes ortamında yeterli fiziksel aktivitenin olmaması.
  • Vitamin ve Mineral Eksikliği: Kolin, biotin ve metiyonin eksiklikleri karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Doğal olarak bu takviyeleri içeren besinler;
    Doğal Ürünlerle Kuş İhtiyaçlarının Karşılanması
  • Toksinler: Pestisitler, küflenmiş yemler veya kirli suya maruz kalma.
  • Genetik Yatkınlık: Bazı kuş türleri ve familyası, genetik özellikleri nedeniyle karaciğer yağlanmasına daha yatkın olabilir.


Farklı Görüşler

Literatürde farklı araştırmalar, karaciğer yağlanmasının yalnızca beslenmeyle değil, genetik faktörler ve çevresel etmenlerle de bağlantılı olabileceğini öne sürmektedir. Bazı uzmanlar, düşük proteinli ve yüksek yağlı diyetlerin karaciğer sağlığını kötüleştirdiğini belirtirken, bazı çalışmalar ise yağların yanı sıra karbonhidrat tüketiminin de rol oynayabileceğini göstermektedir. Bitkisel desteklerin kullanımı da tartışmalı bir konudur; bazı veterinerler devedikeni, aspir yağı gibi doğal takviyelerin faydalı olabileceğini savunurken, bilimsel verilerin henüz yeterli seviyede olmadığına da dikkat çekmektedirler.


Genetik Faktörlerin Karaciğer Yağlanmasındaki Rolü

Araştırmalar, belirli papağan türlerinin hepatik lipidoza daha yatkın olduğunu göstermektedir. Özellikle Amazon papağanları, Afrika gri papağanları ve Kakadular, genetik yatkınlık nedeniyle yağ metabolizmasında hassasiyet gösterebilirler. Bu türlerde, karaciğerin yağları işleme kapasitesi genetik faktörler nedeniyle sınırlı olabilir, bu da yağ birikimine ve karaciğer fonksiyonlarının bozulmasına yol açabilir.

Muhabbet kuşları ve kanaryalar gibi yaygın olarak beslenen kafes kuşlarında da genetik faktörlerin etkisi büyüktür. Uzun süreli ıslah çalışmaları sonucu bu türlerin bazı soy hatlarında metabolik rahatsızlıklar daha sık gözlemlenir. Özellikle, obeziteye yatkın kuşlarda karaciğer yağlanması riski daha yüksek olabilir. Bu kuşlarda genetik olarak düşük metabolizma hızı ve yağ depolama eğilimi, karaciğer problemlerinin oluşumuna katkı sağlamaktadır.

Genetik faktörler, kuşların metabolizma hızını ve yağ depolama eğilimlerini de etkileyebilir. Bazı kuşlarda görülen hormon dengesizlikleri veya tiroid sorunları, metabolizmayı yavaşlatarak kilo alımına ve karaciğer yağlanmasına neden olabilir. Özellikle yaşlı kuşlarda bu tür genetik problemler daha belirgin hale gelebilir.

Genetik yatkınlığı olan kuşların (özellikle dişi kuşlarda uygun şartlar sağlansa bile yağ birikimi) erken fark edilmesi ve üretim yapılacaksa yavrulara yansıma ihtimali unutulmamalı ve gözlemlenmesi karaciğer yağlanmasının önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Bu kuşlar için özel bir beslenme ve egzersiz programı oluşturulmalı, düzenli veteriner kontrolleri ile karaciğer fonksiyonları izlenmelidir.

İyikus.com olarak en sık dile getirdiğimiz "kuşlarınızı tanıyın ve farklı karakterde / yapıda olduklarını unutmadan yaşam standartlarını düzenleyin" yorumumuzu burada da tekrar edelim. Her kuş, sizlerden özel bir yaklaşım beklediğini unutmayalım.

Yem Odaklı Beslenen Kuşlar İçin Beslenme Programı

Eğer kuşunuzun ana besin kaynağı yemlerse, sağlıklı bir diyet oluşturmak için aşağıdaki programa uyulabilir:

👉 Gün içinde, düzenli:
  • %50 Az Yağlı Yem Karışımına eklenmeli (kanarya tohumu, keten tohumu, darı) *düzenli
  • Her gün suluk dezenfekte edilip taze su verilmeli!
👉 Haftada:
  • Alttakiler haftada mutlaka 2-3 gün sunulmalı!
  • %30 Yeşillik ve Sebzeler (marul, brokoli, havuç, taze kekik, semizotu, tere gibi.)
  • %25 Protein Kaynağı (haşlanmış yumurta, az miktarda un kurdu)
  • %15 Özel Dengeli Yem Karışımları (içeriğinde az yağlı tohumlar bulunan ticari yemler, sağlık tohumları gibi)
  • %15 Meyveler (elma, yaban mersini gibi – fazla şeker içermeyenler)
  • %15 Omega-3 Kaynağı (keten tohumu yağı, spirulina veya nadiren az miktarda pişmiş balık veya tavuk verilebilir.)
👉 Ayda veya Ara sıra!:
  • Lif İçeriği Yüksek Gıdalar ((pişmiş yulaf, kinoa, arpa, mercimek, bezelye, haşlanmış tatlı patates, kabak gibi)
  • Yem karışımının %7'sini geçmeyecek şekilde Kuruyemiş (az miktarda badem, ceviz gibi)
  • Çimlendirilmiş Tohumlar: Çimlendirilmiş tohumlar, sindirimi kolaylaştırır ve vitamin-mineral içerikleri yüksektir. Bunlar, kuşun diyetine dahil edilerek besin çeşitliliğini artırılabilirsiniz.

Beslenme Konusunda Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Yağlı tohumlar sınırlı tutulmalı!
  • İşlenmiş ve şekerli gıdalardan kaçınılmalı.
  • Dengeli bir protein alımı sağlanmalı, çünkü aşırı protein de karaciğeri zorlayabilir.
  • Taze ve temiz su sürekli erişilebilir olmalı.

Ticari Takviyelerin Kullanımı ve Destekleyici Ürünler


Kuşların karaciğer sağlığını desteklemek amacıyla çeşitli ticari takviyelerde tercih edilebilir. Bu takviyeler, özellikle karaciğer yağlanmasını önlemeye yönelik faydalar sağlayabilir ve genel sağlıklarını iyileştirebilir. Aşağıda, kuşlar için önerilen bazı ticari takviyeler yer almaktadır:
  1. Devedikeni Ekstresi
    Devedikeni (Silybum marianum), karaciğer sağlığı üzerinde olumlu etkiler sağladığı bilinen bir bitkisel takviyedir. Özellikle karaciğerin detoksifikasyon sürecine yardımcı olur ve karaciğer hücrelerinin yenilenmesini teşvik eder. Birçok ticari kuş takviyesi, bu bitkinin özünü içerir.
  2. Kolin Takviyeleri
    Kolin, karaciğer fonksiyonları için kritik bir bileşiktir. Kolin eksiklikleri, karaciğer yağlanmasına yol açabilir. Kolin takviyeleri, özellikle yüksek yağlı diyetle beslenen kuşlar için faydalı olabilir. Med Tollyamin Forte, Bt Amin forte veya Comin-Cholin B-Complex gibi ürünleri önerebilirim.
  3. Omega-3 Yağ Asitleri
    Omega-3 yağ asitleri, karaciğer sağlığını iyileştirebilir ve inflamasyonu azaltabilir. Bunlar, özellikle yağlı balık ya da keten tohumu yağı gibi doğal takviyelerle sağlanabilir, ancak ticari takviyeler de bu yağ asitlerini sunar. Belgagri - Ornivet Omega Oil Zengin Omega Yağı Karışımı veya türevleri olabilir.
  4. Multivitamin ve Mineraller
    Kuşların karaciğer sağlığını desteklemek için dengeli multivitamin ve mineral takviyeleri kullanmak faydalı olabilir. Bu tür takviyeler, özellikle vitamin E, A, D3 gibi karaciğer fonksiyonlarını destekleyen vitaminleri içerir. Gerwit-v ayarında multivitaminler olabilir.
  5. Probiyotikler
    Probiyotikler, sindirim sistemini destekler ve sağlıklı bağırsak florasının korunmasına yardımcı olur. Bağırsak sağlığı doğrudan karaciğer sağlığı ile ilişkilidir, çünkü bağırsaklardan emilen toksinler karaciğer üzerinden geçer. Bu yüzden probiyotik takviyeleri de karaciğerin korunmasına yardımcı olabilir. Entrobac, Probac 1000 iyi probiyotiklerdendir.

Bu takviyelerin kullanımı, kuşların genel sağlık durumuna olumlu katkı sağlayabilir ancak yaş faktörü ve kuştan kuşa değişen taleplerden dolayı kullanmadan önce veteriner hekim önerisiyle hareket etmek daha uygun olabilir. Ayrıca, takviyelerle birlikte düzenli beslenme ve egzersiz, karaciğer sağlığının korunmasında büyük rol oynar.



Egzersiz ve Fiziksel Aktivitenin Önemi

Kuşların sağlıklı bir karaciğere sahip olması için egzersiz büyük önem taşır. Hareketsiz bir yaşam tarzı, yağ birikimini artırarak karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Kuşların günlük olarak yeterli hareket etmelerini sağlamak için şunlar yapılabilir:

  • Serbest uçuş süresi: Eğer güvenli bir ortam sağlanabiliyorsa, kafes dışında uçmalarına izin verilmelidir.
  • Oyuncaklar ve tırmanma alanları: Kafeste merdivenler, salıncaklar ve tırmanma alanları bulunmalıdır.
  • Etkileşim ve oyun: Kuş sahipleri, kuşlarını fiziksel aktiviteye teşvik edecek oyunlar oynayabilir.
  • Kafes boyutu: Küçük ve hareketi kısıtlayan kafesler yerine, geniş alan sağlayan kafesler tercih edilmelidir.

Sonuç

Kuşlarda karaciğer yağlanması önlenebilir bir hastalıktır ve doğru beslenme ile büyük ölçüde kontrol altına alınabilir. Evcil kuş sahipleri, dengeli yem karışımları, düşük yağ içeriğine sahip gıdalar ve yeterli fiziksel aktivite ile kuşlarının karaciğer sağlığını koruyabilirler. Veteriner hekimlerle düzenli kontroller yapmak, egzersiz imkanlarını artırmak ve beslenme planlarını kuşun türüne uygun şekilde düzenlemek, sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşam için kritik öneme sahiptir. Bu sorun süreç odaklı, planlı ilerlendiğinde tedavi edilebilir.
Genetik faktörlerin etkileri göz önünde bulundurularak erken teşhis ve önleyici tedbirler alınmalıdır. Yeni bir kuş alınıyorsa ve bunun için bir üretimhaneden doğrudan seçilecekse ebeveynlerini gözlemleyin ve bu durumu ima eden durumların olup olmadığını hoş bir dille sorabilirsiniz.

Geçmiş olsun 🍀
iyikus.com
 
Son düzenleme:
 
Çok güzel bir konu,Çok teşekkür ederim.
Benim kuşta buna benzer problemler yaşıyor ama sürekli kondisyon ve hareket halinde,kafeste tüm gün kapalı değil,oyun alanına uçuyor,yem yiyeceği zaman kafesine uçuyor,tırmanıp kafesine giriyor.Ağırlığı 48 gram.Kustuğu ve kursak boş kaldığı zaman ağırlığı 36'lara kadar düşüyor.Daha ne olduğunu,ne tür bir rahatsızlık yaşadığını kimse bilemiyor.Hastalığı tespit edilse ona göre ilaç yazılsa gönül rahatlığı ile kullanacağım ama başka başka ilaçlar kullanmak sorun üstüne sorun yaratıyor.
 
Son düzenleme:
Değerli bilgiler için teşekkürler. Önemli bir konu. Çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılıyor. Bu durumun yaşanmaması için önceden önlem almak en pratik olanıdır. Bana göre en temeli kuşun hareket edebilmesidir. Hareket etme şansı olmayan kuşun eninde sonunda karaciğer problemi yaşaması kaçınılmazdır.
İkinci olarak bence karaciğer yağlanmasının gğnah keçisi olarak yağlı tohumlara işaret edilir. Ama bana göre aşırıya kaçılmadığı sürece yağlı tohumlar karaciğere bilakis destektir. Çünkü yağlı tohumlar aynı zamanda karbonhidrat oranı düşük protein oranı yüksek tohumlardır. Asıl karaciğere yük bindiren karbonhidrattır. Mesela dal darı %70 civarı karbınhidrat oranıyla hem kilo almaya sebep olmak hem karaciğeri yağlandırmak için uygun bir tohumdur.
Yani keten tohumu yağlı olmasına rağmen dal darı kadar karaciğer yağlanmasına sebep olmaz düşüncesindeyim.
 
Benim düşüncemde yem ağırlıklı beslenen kuşlarda bu sorun daha çok oluyor. Kuşlara ek besin verilmiyor yada çok az veriliyor..

Bana göre hergün yem dışında bir şeyler vermek gerekir. Bir gün marul verirsin, birgün havuç, birgün bir dilim kırmızı pancar, salatalık vs. minik bı parca kuruyemiş verilebilir mesela..

Bazı yorumlarda görüyorum haftada bir yeşillik verin diyenler var🙂 Yahu ben günde iki kere veriyorum yeşillikleri korkmayın birşey olmaz..

Gervit entrobac BT aminforte verince kuş beslendi sanıyorlar..
 
Benim düşüncemde yem ağırlıklı beslenen kuşlarda bu sorun daha çok oluyor. Kuşlara ek besin verilmiyor yada çok az veriliyor..

Bana göre hergün yem dışında bir şeyler vermek gerekir. Bir gün marul verirsin, birgün havuç, birgün bir dilim kırmızı pancar, salatalık vs. minik bı parca kuruyemiş verilebilir mesela..

Bazı yorumlarda görüyorum haftada bir yeşillik verin diyenler var🙂 Yahu ben günde iki kere veriyorum yeşillikleri korkmayın birşey olmaz..

Gervit entrobac BT aminforte verince kuş beslendi sanıyorlar..
Evet bana göre de, özellikle yeşil sebzeler, sınırsız olacak şekilde serbest.. Sürekli önlerinde durması bile sakıncalı değil bozuk kirli vs olmadığı sürece.
 
Değerli bilgiler için teşekkürler. Önemli bir konu. Çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılıyor. Bu durumun yaşanmaması için önceden önlem almak en pratik olanıdır. Bana göre en temeli kuşun hareket edebilmesidir. Hareket etme şansı olmayan kuşun eninde sonunda karaciğer problemi yaşaması kaçınılmazdır.
İkinci olarak bence karaciğer yağlanmasının gğnah keçisi olarak yağlı tohumlara işaret edilir. Ama bana göre aşırıya kaçılmadığı sürece yağlı tohumlar karaciğere bilakis destektir. Çünkü yağlı tohumlar aynı zamanda karbonhidrat oranı düşük protein oranı yüksek tohumlardır. Asıl karaciğere yük bindiren karbonhidrattır. Mesela dal darı %70 civarı karbınhidrat oranıyla hem kilo almaya sebep olmak hem karaciğeri yağlandırmak için uygun bir tohumdur.
Yani keten tohumu yağlı olmasına rağmen dal darı kadar karaciğer yağlanmasına sebep olmaz düşüncesindeyim.
Katkınız için teşekkür ederim! Kuşların hareket edebilmesi gerçekten de genel sağlıkları için çok önemli. Hareketsizlik yalnızca karaciğer yağlanmasını değil, birçok metabolik rahatsızlığı da tetikliyor.

Yağlı tohumlar konusundaki bakış açınıza da belirli oranda katılıyorum. Gerçekten de ölçülü tüketildiğinde, özellikle omega-3 ve omega-6 içeren tohumlar (keten tohumu gibi), karaciğer fonksiyonlarını destekliyor. Ancak burada kritik nokta, genel beslenme dengesi. Karbonhidrat ve yağ oranları arasındaki dengenin korunması, kuşların sağlığı açısından önemli bir faktör bence. Örneğin, aşırı miktarda dal darı tüketimi, dediğiniz gibi yüksek karbonhidrat oranı nedeniyle kilo artışı ve karaciğer sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle her gün değil haftada 1 kez belki ödül yemi olarak sunulması gerektiğini söyleriz hep. Ancak üreticiler olsun, genel kuş severler bu durumu biraz yanlış anlamış görünüyor.

Temel mesele miktar gibi görünüyor. Özellikle bazıları (bu konu ile alakalı olanları yazıyorum), keten, chia, kenevir, aspir, susam gibi tohumlar zengin yağ asitleri içerir ve yağlanma sürecini tam tersine çevirebilir (doymamış yağ asitlerinden Omega3-6 gibi).
Örneğin:
  1. Omega-3 yağ asitleri, yağların parçalanmasını hızlandırarak karaciğerde aşırı yağ birikmesini önler.
  2. Omega-6, hücre zarlarını koruyarak karaciğerin sağlıklı çalışmasını destekler.
  3. Karbonhidrat kaynaklı yağlanmayı azaltır.
Karaciğer yağlanmasının ana sebeplerinden biri de yüksek karbonhidrat alımı.
Sağlıklı yağ asitleri glikoz dengesini koruyarak fazla karbonhidratın yağa dönüşmesini engeller.
Karaciğer yağlanması, genellikle iltihaplanma ile bağlantılıdır. Omega-3 yağ asitleri, karaciğer hücrelerindeki iltihaplanmayı azaltarak fonksiyonlarını korur.
İltihaplanmadan kastım ise şu şekilde;
Karaciğer yağlanmaları genellikle iltihaplanma (enflamasyon) ile bağlantılıdır çünkü aşırı yağ birikimi karaciğer hücrelerine zarar vererek iltihaplanmaya yol açabiliyor. Bilimsel ilerleyişini bilemem ancak süreçte yapısal bir bozulmaya sebep olduğunu biliyor olmamız bu aşamada yeterli.
Temel olarak her canlıda olduğu gibi bağısıklık sistemimiz, bozulmaları bir tehdit olarak algılıyor ve sonucunda iltihaplanma başlatabiliyor (sitokinler miydi neydi o zararlı protein unuttum).
Eğer süreç devam ederse, karaciğer dokusunda sertleşme ve ilerleyen aşamalarda siroz gelişiyor.
İşin iyi ancak zor kısmı ise her şeyin kararınca sunulması ile bağlantılı. Yararlı olan Omega 6 örneğin, aşırı tüketildiğinde iltihaplanmayı arttırması söz konusu olabiliyor. Ancak Omega-3 yağ asitleri anti-enflamatuardır ve karaciğerdeki yağlanmayı azaltmada daha etkilidir. Sonuç olarak karaciğer yağlanması başlangıçta sessiz, sorun yokmuş gibi ilerler ancak gün yüzüne çıktığında geç bir teşhisle karşı karşıya kalmış olabiliriz.
Son olarak konu içeriği, sık yaşanan problemlerden biri olduğu için uzunca dönüş yaptım. Zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum.
Bilelim, yayalım:
  • Omega-3 Kaynakları: Keten tohumu, chia tohumu, kenevir tohumu gibi...
  • Omega-6 Kaynakları: Aspir tohumu, susam, ay çekirdeği (ölçülü) gibi...
Bu sebzeler ise az oranda verildiğinde fayda sağlayanlardan: Ispanak, pazı, kara ve beyaz lahana, dereotu ve maydanoz.
 
Son düzenleme:
Hocam bana göre omega 3 omega 6 dengesini en iyi sağlayan keten tohumu ve kenevirdir. Bu kobuda Keten bir tık daha iyidir. Omega 6 her ne kadar hayati önem arzetse de fazla alınmaması gerekir. Çünkü omega 6 bolca almaktalar. Önemli olan omega 3'ü bir miktar desteklemeye çalışmaktır. Karaciğer yağlanmasını önleyen en önemli yağ asididir omega 3. Sadece karaciğer için de değil genel sağlık açısından da önemlidir.
Dolayısıyla keten ve kenevire yüklenen "yağlanmaya sebep olur" yaftasının biraz haksızlık olduğunu düşünüyorum. Tabiki diyetin %50'sini oluşturmaları yanlış olur. Ama kışın %20 yazın %10 şeklinde verilmelidir.
 
Hocam bana göre omega 3 omega 6 dengesini en iyi sağlayan keten tohumu ve kenevirdir. Bu kobuda Keten bir tık daha iyidir. Omega 6 her ne kadar hayati önem arzetse de fazla alınmaması gerekir. Çünkü omega 6 bolca almaktalar. Önemli olan omega 3'ü bir miktar desteklemeye çalışmaktır. Karaciğer yağlanmasını önleyen en önemli yağ asididir omega 3. Sadece karaciğer için de değil genel sağlık açısından da önemlidir.
Dolayısıyla keten ve kenevire yüklenen "yağlanmaya sebep olur" yaftasının biraz haksızlık olduğunu düşünüyorum. Tabiki diyetin %50'sini oluşturmaları yanlış olur. Ama kışın %20 yazın %10 şeklinde verilmelidir.
Yani, kuş türüne göre değişir. Muhabbet kuşlarının pek tuketmedigi tohum kenevir ve keten tohumlari. Bir miktar yedirebilirsek ne âlâ 🤗
 
Geri
Üst