Megabakteriozis Tedavisi

Kullanıcı Değerlendirmesi
5.00 Oylama

Doğanay Y. 

Yönetici
iyikus.com Yetkilisi
Katılım
3 Tem 2017
Mesajlar
25,384
Çözümler
127
Yaş
33
Konum
Ankara

Megabakteriozis Tedavisi


Megabakteri, özellikle muhabbet kuşu, papağan ve kanarya gibi kafes kuşları başta olmak üzere çeşitli kanatlı türlerinde, mide yangısı (proventriculitis) ve kronik solunum sistemi semptomlarıyla karakterize bir enfeksiyondur.

Megabakteriozis terimi ilk kez 1980’li yılların başında kullanılmaya başlanmıştır. Hastalık geçmişte “zayıflama sendromu”, daha sonraki yıllarda “zayıf kuş hastalığı”, ''kuruma'' veya “mide hastalığı” şeklinde isimlendirilmiştir. Günümüzde ise daha çok “megabakteriozis”, halkımız arasında ise “zayıflama sendromu yani kuruma” olarak isimlendirilmektedir.

Hastalık evre evre farklı belirtiler gösterir ve geç fark edildiğinde ki -genelde çok geç fark edilir- tedavisi güçleşir. Canlılar arasında nasıl bulaştığı tam olarak bilinmemekle birlikte, etkenin çeşitli direkt ve indirekt yollarla duyarlı hayvanlara bulaşabileceği bildirilmektedir. Bu zararlı maya mideye yerleştiğinde asıl semptomlarını hızla göstermeye başlıyor. Zamanla tüm sindirim kanalını etkileyerek, yem dönüşüm oranını ve yemden yararlanmayı düşürmektedir. Böylece canlılarda kronik zayıflama ile birlikte dışkıda sindirilmemiş gıdalar dikkati çekmektedir. Yeterince sindirim yapamayan canlılar, zamanla zayıflamakta, sıvı ve elektrolit dengesi bozulmakta ve bunu takiben de ölüm şekillenmektedir. Bu form daha çok kronik seyreden enfeksiyonlarda görülmekte ve ölüm aylarla ifade edilen uzunca bir süreçte gerçekleşmektedir.

Sağlıklı muhabbet kuşu ve kanaryaların ortalama mide pH değerleri 2.18-2.39 arasında değişmekle birlikte, doğal megabakteriozis sonucu ölen hayvanlarda bu değerlerin ortalama 5.17-7.3’e kadar yükseldiği bildirilmiştir. pH’daki bu yükselme, etkenin ürettiği alkali metabolitlerle veya midenin yoğun mukus salgısıyla açıklanmıştır (Morrisey 1999). Özellikle midede yükselen pH’nın, koilin tabakasının incelmesine neden olduğu bildirilmiştir. Diğer yandan hayvanlara verilen yemlerin de mide barsak florasını etkileyerek, M. ornithogaster sayısında artışa neden olduğu rapor edilmiş.

Bu rahatsızlıkta görülen en tipik bulgular, iştaha rağmen kronik zayıflamadır. Diğer klinik bulgular arasında ise daha çok mide yangısı ve kronik solunum sistemi semptomları bulunmaktadır. Ayrıca depresyon, halsizlik, tüylerde kabarıklık ve dökülme, gagada renk açılması, bazen fazla yeme isteği, ağızdan sindirilmemiş gıda, yem, kusma veya kan gelmesi, ayak problemleri, klokal bölge etrafında kurumuş dışkı, dışkıda renk değişikliği, ishal, yem dönüşüm oranı ve kuluçka geçiren dişilerde verimde azalmalar gözlemlenmiştir. Yem dönüşüm oranındaki azalma, dışkıda fazla miktarda sindirilmemiş yem bulunmasıyla anlaşılmaktadır. Bu durum, midelerdeki şiddetli yangı sonucu gelişen erozyona bağlı olarak, özellikle mukopolisakkarit sindiriminin engellenmesiyle açıklanmıştır.

Nasıl Tedavi Edilir?

Megabakteriozisin tedavisi antibiyotiklerle yapılamamaktadır. Bazı vakalarda kullanılan antibiyotikler ise sekonder bakteriyel infeksiyonların engellenmesine yönelik olmaktadır. Tedavi amacıyla kanatlılara uygulanan rejimlerin hemen hepsinde en az 1 antifungal preparatın olduğu görülmektedir. Megabakteriozis vakalarında gerek tedaviye yönelik gerekse koruyucu amaçla en çok amphotericin B ve nystatine kullanılmaktadır. Bu ilaçların tedavideki başarısı ise bazı in vivo uygulamalardan elde edilen sonuçlara dayanmaktadır. Her iki antifungal makrolit, mantar hücre duvarında bulunan ergosterole bağlanarak, etkinliklerini göstermektedir.
Amphotericin B Kullanımı
Hayvanlara oral olarak günde 2 doz şeklinde (0.15-0.3 ml) uygulanmaktadır. Bu madde suda güç çözündüğünden, uygulamaların çözücü solusyonlarla (cyclodextrin gibi) birlikte ve taze olarak hazırlanıp, en az 10 gün süreyle uygulanması tavsiye edilmektedir. Tedavide alternatif bir yöntem olarak hayvanlara içme suyu ile birlikte, mide asiditesini düşürecek çeşitli organik asitler veya oral Lactobacillus spp. uygulamaları da önerilmektedir.

Koruma ve Kontrol
Toplu yetiştiriciliğin yapıldığı işletmelerde hasta hayvanların sürüden ayrılması, barınakların ve her türlü ekipmanın öncelikle makro partiküllerden arındırılması, altlığın değiştirilmesi ve sonra uygun bir antifungal preparatla muamele edilmesi, özellikle C vitamini başta olmak üzere hayvanlara kombine vitamin verilmesi, içme suyunun pH değerini düşürecek uygulamalarla birlikte sekonder bakteriyel infeksiyonlara karşı çeşitli antibiyotiklerin verilmesi tavsiye edilmektedir.

Detaylı ve bilimsel inceleme için alttaki tezi inceleyiniz:
 

Ekli dosyalar

  • megabakteri.pdf
    610.8 KB · Görüntüleme: 21

Afatsumi

Forum Sakini
Katılım
9 Nis 2022
Mesajlar
295
Çözümler
2
Yaş
43
Konum
Kayseri
Screenshot_20220602_221529~2.jpgScreenshot_20220602_223437~2.jpg
Güzel bir araştırma olmuş emeğinize sağlık. Ben de arastirmayi seviyorum o yüzden pdf yi okuduğumda işaretli yerlerde anlayamadigim noktalar oldu sormak istedim;
Birincisi tohumlara göre ticari yem kullanilan kuşlarda megabakteri görülme sıklığı daha fazla diyor, burda ticari yemden kastı nedir?
İkincisi megabakter ile ilgili doğal yolla olan mücadeleyi anlatirken organik asitlerin öneminden ve ph in düşürülmesinden bahsediyor, 0,1...6,7,8...13,14 ph skalasinda 7 nin altına indikçe ph sayisal olarak dusuyor ama asitlik yükseliyor burda bunu mu yani asitligin artirilmasi gerektiğini mi söylemek istemiş, doğru mu anlamışım?
Gerçi yazida dikkatimi çeken ph ne kadar artirilsa da megabakterin kendine bir duvar ördüğü ve ileri seviyede bundan etkilenmediği yazıyor. Elma sirkesi, limon gibi kullanilan ürünler önleyici olabiliyor tedavi edici olamiyor anladığım kadariyla.
Biraz uzun oldu ama son olarakta içme sulari hakkinda eger kullandığımız su biz bilmiyoruz ama bazik ise bu hastalığa yardımcı mi oluyor öyleyse, doğada vahşi yaşayan kuşlar bunu bilip asidik sulardan içmeyi mi tercih ediyor acaba yoksa su ph kaç olursa olsun kuşların midesi bu ph ı kendi mi ayarlıyor
 

Doğanay Y. 

Yönetici
iyikus.com Yetkilisi
Katılım
3 Tem 2017
Mesajlar
25,384
Çözümler
127
Yaş
33
Konum
Ankara
Rasyon, bir evcil hayvanın 24 saat içinde tüm besin ihtiyaçlarını karşılayan tüm yemler ve bunlara ait karışım oranlarını ifade eder. Genelde pelet yemler için kullanılıyor bu terim ancak yeterli tohum karışımları içinde tercih edilebiliyor. Ticari ise tek tip satılan sarı darı ağırlıklı yetersiz karışımlar. Farklı bir yorumu varsa da bilemedim doğrusu.
Evet, biraz daha asidikleştirmek gerekebiliyor tedavi döneminde ya da düzenli probiyotik kullanımı (haftada 2-3) yeterli olabilir.
ph_olcumu_0.png
evrimagaci.org_public_content_media_2e2381fd2446d501f7d9947790006140.jpg
Bahsedilen lactobacilus probiyotikler ile sağlanabilir. İstenilen seviye tabloya göre nötr e yakın 5-6 arasında kalması anlamına gelmektedir. Bir sirke ya da limon kullanımı da uygun olabilir ancak oran olarak dikkatli kullanmak gerekiyor. Probiyotiklerin de temel işlevi aslında bu yönde. Farklı bir ürün kullanmak gerekmiyor. Doğru işlevi önleme konusunda kesinlikle, tedavi edici değildir. Kuşlar bazik su tüketmiyorlar.
Yeri gelmişken okunabilir bir diğer konu
 
Son düzenleme:

Afatsumi

Forum Sakini
Katılım
9 Nis 2022
Mesajlar
295
Çözümler
2
Yaş
43
Konum
Kayseri
Rasyon, bir evcil hayvanın 24 saat içinde tüm besin ihtiyaçlarını karşılayan tüm yemler ve bunlara ait karışım oranlarını ifade eder. Genelde pelet yemler için kullanılıyor bu terim ancak yeterli tohum karışımları içinde tercih edilebiliyor. Ticari ise tek tip satılan sarı darı ağırlıklı yetersiz karışımlar. Farklı bir yorumu varsa da bilemedim doğrusu.
Evet, biraz daha asidikleştirmek gerekebiliyor tedavi döneminde ya da düzenli probiyotik kullanımı (haftada 2-3) yeterli olabilir.
Ekli dosyayı görüntüle 24275
Ekli dosyayı görüntüle 24276
Bahsedilen lactobacilus probiyotikler ile sağlanabilir. İstenilen seviye tabloya göre nötr e yakın 5-6 arasında kalması anlamına gelmektedir. Bir sirke ya da limon kullanımı da uygun olabilir ancak oran olarak dikkatli kullanmak gerekiyor. Probiyotiklerin de temel işlevi aslında bu yönde. Farklı bir ürün kullanmak gerekmiyor. Doğru işlevi önleme konusunda kesinlikle, tedavi edici değildir. Kuşlar bazik su tüketmiyorlar.
Yeri gelmişken okunabilir bir diğer konu
Benim kullandığım entrobac probiyotigin içeriğine baktim hidroklorür ve bazı asitler var, probiyotigin önemini daha iyi kavramış oldum sayenizde teşekkür ederim 😊
 

neanderthalensis 

Yönetici
Moderatör
Katılım
9 Kas 2020
Mesajlar
4,008
Çözümler
36
Konum
İzmir
Ekli dosyayı görüntüle 24268Ekli dosyayı görüntüle 24269
Güzel bir araştırma olmuş emeğinize sağlık. Ben de arastirmayi seviyorum o yüzden pdf yi okuduğumda işaretli yerlerde anlayamadigim noktalar oldu sormak istedim;
Birincisi tohumlara göre ticari yem kullanilan kuşlarda megabakteri görülme sıklığı daha fazla diyor, burda ticari yemden kastı nedir?
İkincisi megabakter ile ilgili doğal yolla olan mücadeleyi anlatirken organik asitlerin öneminden ve ph in düşürülmesinden bahsediyor, 0,1...6,7,8...13,14 ph skalasinda 7 nin altına indikçe ph sayisal olarak dusuyor ama asitlik yükseliyor burda bunu mu yani asitligin artirilmasi gerektiğini mi söylemek istemiş, doğru mu anlamışım?
Gerçi yazida dikkatimi çeken ph ne kadar artirilsa da megabakterin kendine bir duvar ördüğü ve ileri seviyede bundan etkilenmediği yazıyor. Elma sirkesi, limon gibi kullanilan ürünler önleyici olabiliyor tedavi edici olamiyor anladığım kadariyla.
Biraz uzun oldu ama son olarakta içme sulari hakkinda eger kullandığımız su biz bilmiyoruz ama bazik ise bu hastalığa yardımcı mi oluyor öyleyse, doğada vahşi yaşayan kuşlar bunu bilip asidik sulardan içmeyi mi tercih ediyor acaba yoksa su ph kaç olursa olsun kuşların midesi bu ph ı kendi mi ayarlıyor


tohum - ticari yem adlandırmalarına takılmayın, bizim araştırma görevlilerinin eksik çevirisi bu

asit-baz dengesi sağlamak tedavi etmez, sadece kuşun hastalanmasını önlemeye yardımcı olur. limon sirke vs ile hiç uğraşmayın. probiyotik/prebiyotik takviyesi yaparsanız bu probiyotik bakteriler asit-baz dengesini zaten oluşturuyor

kuş hastalıkları üzerine merakınız varsa Avustralya kökenli siteleri de incelemenizi öneririm

Screenshot_20220604-103909_Samsung Internet.jpg
 

Afatsumi

Forum Sakini
Katılım
9 Nis 2022
Mesajlar
295
Çözümler
2
Yaş
43
Konum
Kayseri
Screenshot_20220604_191330~2.jpg
Evet ben araştırmayı seviyorum ve cevabını bulamadığım ya da daha fazla cevap aradığım çoğu bilgilerde yabancı sitelere basvuruyorum. İşte sizin örnek verdiğiniz sitede Vay canına! Diyebileceğimiz bir bilgi daha; hep derdim tavukların dışkıları ile muhabbet kuşları dışkısı arasindaki bu kadar fark neden, tabiki tükettikleri ile alakalı ama birinden biri anormal diye düşünüyordum. Yeşilliği hep korkarak veriyordum sanki kendisi sınırını bilmeden yiyecek gibi yemesi de belki bizleri ishal konusunda korkutmaya yetiyordu. Doğal yaşamlarında hem ondan hem ondan yiyorlar bunu tahmin edebiliyoruz, O zaman şöyle düşünebilir miyiz, biz verelim kuş kendi yemesi gerektiği miktarı bilir biz endişe etmeyelim mi şeklinde mi düşünmek gerekiyor.
 

neanderthalensis 

Yönetici
Moderatör
Katılım
9 Kas 2020
Mesajlar
4,008
Çözümler
36
Konum
İzmir
bence herseyi kararında vermek gerekir. meyve sebze de abartılmadan verilmeli diye düşünuyorum

özellikle Avustralya kökenli internet sitelerini önermemin sebebi bu kuşların anavatanının orası olması. bizim güvercinler gibi
 

Hobici

Forum Sakini
Katılım
28 Tem 2021
Mesajlar
302
Çözümler
2
Yaş
33
Konum
İstanbul
Ekli dosyayı görüntüle 24285
Evet ben araştırmayı seviyorum ve cevabını bulamadığım ya da daha fazla cevap aradığım çoğu bilgilerde yabancı sitelere basvuruyorum. İşte sizin örnek verdiğiniz sitede Vay canına! Diyebileceğimiz bir bilgi daha; hep derdim tavukların dışkıları ile muhabbet kuşları dışkısı arasindaki bu kadar fark neden, tabiki tükettikleri ile alakalı ama birinden biri anormal diye düşünüyordum. Yeşilliği hep korkarak veriyordum sanki kendisi sınırını bilmeden yiyecek gibi yemesi de belki bizleri ishal konusunda korkutmaya yetiyordu. Doğal yaşamlarında hem ondan hem ondan yiyorlar bunu tahmin edebiliyoruz, O zaman şöyle düşünebilir miyiz, biz verelim kuş kendi yemesi gerektiği miktarı bilir biz endişe etmeyelim mi şeklinde mi düşünmek gerekiyor.
Hocam paylaştığnız bilgiye katılıyoruz... Ne kadar yiyeceklerini biliyorlar ve ishalde olmuyorlar. Eğer aylarca sebze vermeyip sebze verirseniz çok yiyebiliyorlar ishalde gözlemlenebilinir. Hergün farklı yeşillikler vermek daha doğru olabilir. Hem ishal olması kötü birşey değil uzun süre ishal olması kötü birşey olabilir. Ayrıca her sıvı dışkı ishal olduğu anlamınada gelmiyor. Özellikle yaz aylarında hergün verilmeli bizce mamadan ziyade bütün koyulmalı o şekilde yemeyi çok seviyorlar...
 
Üst