VBZE433
Uzman Yetiştirici
Kuş severler olarak beslediğimiz canlı hastalanınca çok üzülüyoruz. "Neden?, nasıl oldu?, ne yapmalıyım?" diye yoğun bir telaş başlıyor bazen. Sitede pek çok hastalık hakkında detaylı açıklamalar var. Tedavi yöntemleri de dahil veteriner kontrolünde kullanılması gereken etken maddeli ilaç vb. pek çok bilgiyi bulabilirsiniz. Bu yazıdan amaç ise hastalıkların oluşması öncesinde "nedensellik" kapsamında bir ön fikir sahibi olmaktır.
Diğer kuşlarda da benzer durumlar olmasına rağmen tecrübelerim sadece muhabbet kuşuna yönelik olduğu için özellikle bu şekildeki bir başlık altında tecrübelerimi paylaşmak istiyorum.
Öncelikle tüm kuşlarımızın sağlıklı ve mutlu uzun bir hayat sürmesini temenni ediyorum.
Bu konuda yapılan çalışmalar genel olarak kuşların hastalanma sebeplerini alttaki temel başlıklar altında toplamaktadır. Bu faktörlerin hepsi kuşlarımızın "bağışıklık sistemine" etki eder ve hastalanma sürecine olumsuz katkıda bulunur. Bunları :
1. Kötü beslenme
2. Travma ve yaralanma
3. Kötü hijyen
4. Stres
5. Kötü genetik
6. Kötü bakım (kendi ilavem) olarak sayabiliriz.
1. Kötü beslenme : Kuşunuzun tek düze, besin değeri düşük, kalitesiz, vitaminsiz ya da da bozuk yemler/mamalar ile beslenmesidir. Kuşunuz bu duruma kısa sürede ya da belli bir sürede olumsuz tepki vermeye başlar.
2. Travma ve yaralanma : Kafes içi veya dışı oluşan sakatlanma durumlarıdır. Kuşun hayatını çok olumsuz etkiler. Çoğunlukla nasıl, neden ve nerede olduğunu göremeyiz. Bazen kuşlar da birbirlerine zarar verebilirler. Bu tip yaralanmaların kafes içi oluşma ihtimali %10 iken kafes dışı %90'lara kadar varmaktadır. Olaylar çok çabuk gelişebilir. Kafes dışına çıkarılan kuş sürekli takip edilmelidir.
3. Kötü hijyen : Kafes içi ve dışı temizlik yeterli derecede uygulanmıyorsa bu durum kuşlarımızı er ya da geç olumsuz biçimde etkileyecektir. Kirli vaziyette bekletilen mama/yem kapları, kirli ve beklemiş suluklar, kafes tabanında beklemiş gıda artıkları, uzun süre kafeste kalan mama vb. bozulmaya çürümeye müsait gıdalar... gibi pek çok kirlilik ve bakımsızlıktan kaynaklanan "hijyen olmayan durumları" sayabiliriz.
4. Stres : Kuşlarımızın çok hassas bir yapısı vardır. Onları korkutacak, ürkütecek, yalnızlık hissetmesine sebep olacak ya da çok fazla üzerilerine düşmek kuşlarımızı strese sokabilir. Evde kedi, köpek gibi başka bir canlı tarafından korkutulmaları, ani yüksek sesler ve kafese doğru yapılan el hareketleri özellikle ortama yeni dahil olan kuşları çok kısa sürede yoğun strese sokmak için yeterlidir.
5. Kötü genetik : Bu konu çoğumuzun hemen bilemeyeceği ve kolay sezemeyeceği ciddi bir faktördür. Anne veya babadan gelen kalıtımsal bozukluklar yavrularda da görülebilir. Çoğunlukla organ fonksiyon yetersizlikleri, yetmezlikleri yada bağışıklık bozuklukları olarak karşımıza çıkar. Bu tür hastalıklar ne kadar tedavi edilse de geri gelmeye devam edebilir.
6. Kötü bakım : Yukarıdaki ilk dört maddenin bir arada yoğun biçimde oluşması ile kuşlarımıza karşı yeterli ilgi ve özenin gösterilemeyişidir diyebiliriz. Ortamda sigara içilen ve televizyonun gece geç saatlere kadar açık olduğu bir oturma odasında bakılan bir kuşun;, havalansın diye hava akımına maruz kaldığı, ısırılan sebze meyveden bir veya bir kaç parçanın kendisine sunulduğu; günlerce suluk ve yemliklerinin değiştirilip yıkanmadığı, dışkıların kafes tabanında yığıldığı, gün içinde hiç bir ilginin gösterilmediği ve yalnızlığın hakim olduğu çok abartılı bir durum "oldukça kötü bir bakım" örneği sayılabilir.
SONUÇ : Kuşlar nedensiz yere hastalanmaz. Ne kadar dikkat ettiğimizi zannetsek de bazen en masum ve en ufak bir ihmal istenmeyen bazı durumlar yaratabilir. Kuşlarımızı sürekli gözlemlemek, çok düzenli takip etmek ve olası "nedensellikleri" hep aklımızda tutarak bakımlarına özen gösterirsek olumsuz bazı faktörleri baştan elimine edebiliriz.
Genetik durumların yaratacağı olumsuzluklar ise kuşlarını iyi bilen üretici kimselerden kuş sahiplenmek ile bazen aşılabilir. Ancak şans faktörü de bizim kontrolümüz dışında gelişebileceğinden bu noktada bazen olanlara razı olmak ve mücadele etmek temel görevimiz haline gelebilir.
Canlılarımızın her zaman sağlıklı ve mutlu olmaları dileğiyle ...
Not: Yazı bana aittir, tercüme değildir, paylaşıp çoğaltabilirsiniz ...
Diğer kuşlarda da benzer durumlar olmasına rağmen tecrübelerim sadece muhabbet kuşuna yönelik olduğu için özellikle bu şekildeki bir başlık altında tecrübelerimi paylaşmak istiyorum.
Öncelikle tüm kuşlarımızın sağlıklı ve mutlu uzun bir hayat sürmesini temenni ediyorum.
Bu konuda yapılan çalışmalar genel olarak kuşların hastalanma sebeplerini alttaki temel başlıklar altında toplamaktadır. Bu faktörlerin hepsi kuşlarımızın "bağışıklık sistemine" etki eder ve hastalanma sürecine olumsuz katkıda bulunur. Bunları :
1. Kötü beslenme
2. Travma ve yaralanma
3. Kötü hijyen
4. Stres
5. Kötü genetik
6. Kötü bakım (kendi ilavem) olarak sayabiliriz.
1. Kötü beslenme : Kuşunuzun tek düze, besin değeri düşük, kalitesiz, vitaminsiz ya da da bozuk yemler/mamalar ile beslenmesidir. Kuşunuz bu duruma kısa sürede ya da belli bir sürede olumsuz tepki vermeye başlar.
2. Travma ve yaralanma : Kafes içi veya dışı oluşan sakatlanma durumlarıdır. Kuşun hayatını çok olumsuz etkiler. Çoğunlukla nasıl, neden ve nerede olduğunu göremeyiz. Bazen kuşlar da birbirlerine zarar verebilirler. Bu tip yaralanmaların kafes içi oluşma ihtimali %10 iken kafes dışı %90'lara kadar varmaktadır. Olaylar çok çabuk gelişebilir. Kafes dışına çıkarılan kuş sürekli takip edilmelidir.
3. Kötü hijyen : Kafes içi ve dışı temizlik yeterli derecede uygulanmıyorsa bu durum kuşlarımızı er ya da geç olumsuz biçimde etkileyecektir. Kirli vaziyette bekletilen mama/yem kapları, kirli ve beklemiş suluklar, kafes tabanında beklemiş gıda artıkları, uzun süre kafeste kalan mama vb. bozulmaya çürümeye müsait gıdalar... gibi pek çok kirlilik ve bakımsızlıktan kaynaklanan "hijyen olmayan durumları" sayabiliriz.
4. Stres : Kuşlarımızın çok hassas bir yapısı vardır. Onları korkutacak, ürkütecek, yalnızlık hissetmesine sebep olacak ya da çok fazla üzerilerine düşmek kuşlarımızı strese sokabilir. Evde kedi, köpek gibi başka bir canlı tarafından korkutulmaları, ani yüksek sesler ve kafese doğru yapılan el hareketleri özellikle ortama yeni dahil olan kuşları çok kısa sürede yoğun strese sokmak için yeterlidir.
5. Kötü genetik : Bu konu çoğumuzun hemen bilemeyeceği ve kolay sezemeyeceği ciddi bir faktördür. Anne veya babadan gelen kalıtımsal bozukluklar yavrularda da görülebilir. Çoğunlukla organ fonksiyon yetersizlikleri, yetmezlikleri yada bağışıklık bozuklukları olarak karşımıza çıkar. Bu tür hastalıklar ne kadar tedavi edilse de geri gelmeye devam edebilir.
6. Kötü bakım : Yukarıdaki ilk dört maddenin bir arada yoğun biçimde oluşması ile kuşlarımıza karşı yeterli ilgi ve özenin gösterilemeyişidir diyebiliriz. Ortamda sigara içilen ve televizyonun gece geç saatlere kadar açık olduğu bir oturma odasında bakılan bir kuşun;, havalansın diye hava akımına maruz kaldığı, ısırılan sebze meyveden bir veya bir kaç parçanın kendisine sunulduğu; günlerce suluk ve yemliklerinin değiştirilip yıkanmadığı, dışkıların kafes tabanında yığıldığı, gün içinde hiç bir ilginin gösterilmediği ve yalnızlığın hakim olduğu çok abartılı bir durum "oldukça kötü bir bakım" örneği sayılabilir.
SONUÇ : Kuşlar nedensiz yere hastalanmaz. Ne kadar dikkat ettiğimizi zannetsek de bazen en masum ve en ufak bir ihmal istenmeyen bazı durumlar yaratabilir. Kuşlarımızı sürekli gözlemlemek, çok düzenli takip etmek ve olası "nedensellikleri" hep aklımızda tutarak bakımlarına özen gösterirsek olumsuz bazı faktörleri baştan elimine edebiliriz.
Genetik durumların yaratacağı olumsuzluklar ise kuşlarını iyi bilen üretici kimselerden kuş sahiplenmek ile bazen aşılabilir. Ancak şans faktörü de bizim kontrolümüz dışında gelişebileceğinden bu noktada bazen olanlara razı olmak ve mücadele etmek temel görevimiz haline gelebilir.
Canlılarımızın her zaman sağlıklı ve mutlu olmaları dileğiyle ...
Not: Yazı bana aittir, tercüme değildir, paylaşıp çoğaltabilirsiniz ...