Bir ülkenin, bir bölgenin, bir köyün tohumları doğanın çiftçisi ile birlikte sürdürdüğü alışverişin, üretim ve bereketin binlerce yıl süren başarısıdır.
Dededen toruna aktarılan bilgidir, kıymettir çoğu kez yazısı olmadan saklanan. İnsanoğlunun gelişim sürecine benzer tohumun serüveni. Büyük tufanlarda, kuraklık dönemlerinde bir kısmı kaybolsa da, yok olup gitmez; mücadeleyi kazandıkça güçlenir, boy verir, renk değiştirir. Bir geleneksel sevgidir köyün çeşmesi, kahvesi, tepesi gibi yerel tohumlar; hasat ile ambarlarda birikir ve bereketlenir her sene ekim zamanı. Doğanın dengesinde asıl olan verim veya bilimsel formüller değildir; biz insanoğluna düşen en büyük ödev olduğu gibi kabul etmek ve sürdürebilmektir.
Yerel tohumun bekçisi önce yerel çiftçimiz ve hepimiz olabildikçe, topraklarımız ve tüm doğa daha uyumlu çalışıyor, bugün ve gelecek için. Yerel tohumları, her dönem toplamak ve yeniden kullanmak, yerel çeşitliliğin sürekliliği için bir garantidir. Verimliliğe paralel bir dengede, doğal yaşama ve bio çeşitliliğe esas oluşturan yerel tohumun bölgesel ortak bilinç ve geleneksel maneviyatla korunmasının ve bu yönde çiftçimizin ziraat mühendisleri teknik desteğindeki çalışmaların ‘sürdürülebilir temiz tarım’ ekonomileri yaratacağına şüphe yoktur.
Tohumculuk son derece stratejik bir sektör olarak (çölleşme etkisindeki ülkemizde, tohum konusunda da dışa bağımlılığın giderek artması sonucu, ‘açlık tehditi’ yakın bir gelecekte gündeme gelebilir) az sayıdaki uluslararası firmanın ticari kontrolünde, dünyanın büyük bir bölümünde tohum tescil ve sertifikasyon esasına dayanan benzer tohumculuk yasaları desteğinde ilerlemektedir.
Çiftçiye ‘en kolay ve ucuz’ seçenek olarak sunulan endüstriyel (kısırlaştırılmış ancak farklı avantajlara sahip olduğu iddia edilen türler) tohumların ekonomik özgürlüğü büyük oranda kısıtlayan ve çevre açısından bakıldığında biyo çeşitliliğe vurulan darbe olarak, aynı zamanda politik desteklerde tarımsal üretimde kullanımının büyük bir hızla arttığını görmekteyiz.
Dünyadaki genel nüfus artışı, tüketim alışkanlıkları, yaşanan küresel iklim değişikliği ve buna bağlı oluşan afetlere bağlı olarak yerel tohumlar ile elde edilecek ürünlerin gezegenimizi artık besleyemeyeceği ve alternatif çözümler oluşturmanın kaçınılmaz olduğu iddia ediliyor. Yerel tohumların binlerce yıllık doğal seleksiyon ve ıslahı ile ulaşılan (doğal) verim artışına rağmen, GDO (transgenik) tohumların vazgeçilmez bir çözüm olarak sunulması mevcut tüm sorunların ötesinde, çevre ve sağlık açısından bilinen ve bilinmeyen birçok yeni riskleri de beraberinde getirmekte.
Geleneksel Tohum Alırken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Hibrit tohumlar genellikle hastalıklara ve zararlılara karşı daha dirençli, meyveleri düzgün raf ömrü daha yüksektir. Geleneksel tohumlar ise daha tatlı ve daha besleyicidir ancak birçok yetiştirici çeşitli sebeplerden hibrit tohumları tercih etmektedir. Tohumun geleneksel tohum olup olmadığını anlamak için bir kaç noktayı bilmek gerekir.
F1 Üst elit çeşitlerin çaprazlanması ve birkaç nesil için bu işlemi tekrarlayarak istenmeyen özelliklerini ortadan kaldırmak, İşlemin sonunda gelişmiş çeşitli arzu edilen karakteristik ilavesi (örnekte böceklere karşı direnci) ile birlikte, elit çeşit neredeyse aynıdır. Sanalbahce.net
Hibrit tohumluk, aynı türe ait bitkinin genetik bakımdan kendisiyle yakın akraba olmayan bir başka bitki ile tozlanmasıyla yani melezlenmesiyle elde ediliyor. Yani aynı bitki türünün farklı ailelerden gelen ana ve baba bitkiler birleştirilerek F1 denilen melez tohum elde ediliyor. Elde edilen tohum, hastalık ve zararlılara, sıcağa ya da soğuğa karşı dayanıklılığı, raf ömrünün uzunluğu ve yüksek verim sağlaması gibi nedenlerle üretimde tercih edilirken, eskiden beri yetiştirilen yerel çeşitler piyasadan çekiliyor, hatta bunlar gen bankaları tarafından muhafaza edilmedikçe yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
F1 tohumdan büyüyen bir sebzeyi tohumluk bıraksanız, ondan alacağınız tohumlarla gelecek yıl yine böyle verimli sebze alabilirmiyiz?Yoksa F1 tohumları gelecek sene yeniden mi almamız gerekir?
F1 Tohumun hibritliğini belirten bir kod, Filial 1ın kısaltmasıdır.F1 hybridlerini şöyle anlatmayı deneyelim.
“f1 Hibrid” tohum nedir?
Yer küremizde ki biyolojik çeşitlilik kabaca 2 temel kaynaktan beslenmektedir; bunlar;
a. Ya genetik mutasyonlar sonucunda oluşmuş olan ve de normalde olmaması gereken genetik dizilişler ile oluşanlar,
b. Ya da doğal yolla birbirleriyle gen transferi yapabilen türlerin birbirlerine gen aktarmaları sonucunda ortaya çıkanlar yani melezler (veya hibridler) dir.
Dededen toruna aktarılan bilgidir, kıymettir çoğu kez yazısı olmadan saklanan. İnsanoğlunun gelişim sürecine benzer tohumun serüveni. Büyük tufanlarda, kuraklık dönemlerinde bir kısmı kaybolsa da, yok olup gitmez; mücadeleyi kazandıkça güçlenir, boy verir, renk değiştirir. Bir geleneksel sevgidir köyün çeşmesi, kahvesi, tepesi gibi yerel tohumlar; hasat ile ambarlarda birikir ve bereketlenir her sene ekim zamanı. Doğanın dengesinde asıl olan verim veya bilimsel formüller değildir; biz insanoğluna düşen en büyük ödev olduğu gibi kabul etmek ve sürdürebilmektir.
Yerel tohumun bekçisi önce yerel çiftçimiz ve hepimiz olabildikçe, topraklarımız ve tüm doğa daha uyumlu çalışıyor, bugün ve gelecek için. Yerel tohumları, her dönem toplamak ve yeniden kullanmak, yerel çeşitliliğin sürekliliği için bir garantidir. Verimliliğe paralel bir dengede, doğal yaşama ve bio çeşitliliğe esas oluşturan yerel tohumun bölgesel ortak bilinç ve geleneksel maneviyatla korunmasının ve bu yönde çiftçimizin ziraat mühendisleri teknik desteğindeki çalışmaların ‘sürdürülebilir temiz tarım’ ekonomileri yaratacağına şüphe yoktur.
Tohumculuk son derece stratejik bir sektör olarak (çölleşme etkisindeki ülkemizde, tohum konusunda da dışa bağımlılığın giderek artması sonucu, ‘açlık tehditi’ yakın bir gelecekte gündeme gelebilir) az sayıdaki uluslararası firmanın ticari kontrolünde, dünyanın büyük bir bölümünde tohum tescil ve sertifikasyon esasına dayanan benzer tohumculuk yasaları desteğinde ilerlemektedir.
Çiftçiye ‘en kolay ve ucuz’ seçenek olarak sunulan endüstriyel (kısırlaştırılmış ancak farklı avantajlara sahip olduğu iddia edilen türler) tohumların ekonomik özgürlüğü büyük oranda kısıtlayan ve çevre açısından bakıldığında biyo çeşitliliğe vurulan darbe olarak, aynı zamanda politik desteklerde tarımsal üretimde kullanımının büyük bir hızla arttığını görmekteyiz.
Dünyadaki genel nüfus artışı, tüketim alışkanlıkları, yaşanan küresel iklim değişikliği ve buna bağlı oluşan afetlere bağlı olarak yerel tohumlar ile elde edilecek ürünlerin gezegenimizi artık besleyemeyeceği ve alternatif çözümler oluşturmanın kaçınılmaz olduğu iddia ediliyor. Yerel tohumların binlerce yıllık doğal seleksiyon ve ıslahı ile ulaşılan (doğal) verim artışına rağmen, GDO (transgenik) tohumların vazgeçilmez bir çözüm olarak sunulması mevcut tüm sorunların ötesinde, çevre ve sağlık açısından bilinen ve bilinmeyen birçok yeni riskleri de beraberinde getirmekte.
Geleneksel Tohum Alırken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Hibrit tohumlar genellikle hastalıklara ve zararlılara karşı daha dirençli, meyveleri düzgün raf ömrü daha yüksektir. Geleneksel tohumlar ise daha tatlı ve daha besleyicidir ancak birçok yetiştirici çeşitli sebeplerden hibrit tohumları tercih etmektedir. Tohumun geleneksel tohum olup olmadığını anlamak için bir kaç noktayı bilmek gerekir.
- Paket üzerinde organik tohum yada geleneksel tohum yazısını arayın. Bu açıklama varsa alacağınız tohumlar tekrar tekrar ekildiğinde yine aynı meyveyi üretecek demektir. Geleneksel tohum , yerli tohum gibi ibareler tohumların bir kaç kuşak boyunca yetiştirildiği manasına gelir.
- Paket üzerinde melez, Hibrit veya F1 tohum yazıyor mu kontrol edin. Hibrit tohum olduğunu anlatmak için (X) işareti ile belirtilir bu işaret çaprazlama manasındadır. Bu tür açıklamalar varsa söz konusu tohumların iki farklı çeşidin ilk tohumları olduğu anlaşılır.
- İnternet sitesi,katalog veya tohum reyonundan tohum alırken o bölümdeki tüm tohumların geleneksel tohum olduğunu belirten üst bir açıklama olabilir böyle bir açıklama var mı kontrol edebilirsiniz.
F1 Üst elit çeşitlerin çaprazlanması ve birkaç nesil için bu işlemi tekrarlayarak istenmeyen özelliklerini ortadan kaldırmak, İşlemin sonunda gelişmiş çeşitli arzu edilen karakteristik ilavesi (örnekte böceklere karşı direnci) ile birlikte, elit çeşit neredeyse aynıdır. Sanalbahce.net
Hibrit tohumluk, aynı türe ait bitkinin genetik bakımdan kendisiyle yakın akraba olmayan bir başka bitki ile tozlanmasıyla yani melezlenmesiyle elde ediliyor. Yani aynı bitki türünün farklı ailelerden gelen ana ve baba bitkiler birleştirilerek F1 denilen melez tohum elde ediliyor. Elde edilen tohum, hastalık ve zararlılara, sıcağa ya da soğuğa karşı dayanıklılığı, raf ömrünün uzunluğu ve yüksek verim sağlaması gibi nedenlerle üretimde tercih edilirken, eskiden beri yetiştirilen yerel çeşitler piyasadan çekiliyor, hatta bunlar gen bankaları tarafından muhafaza edilmedikçe yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
F1 tohumdan büyüyen bir sebzeyi tohumluk bıraksanız, ondan alacağınız tohumlarla gelecek yıl yine böyle verimli sebze alabilirmiyiz?Yoksa F1 tohumları gelecek sene yeniden mi almamız gerekir?
F1 Tohumun hibritliğini belirten bir kod, Filial 1ın kısaltmasıdır.F1 hybridlerini şöyle anlatmayı deneyelim.
“f1 Hibrid” tohum nedir?
Yer küremizde ki biyolojik çeşitlilik kabaca 2 temel kaynaktan beslenmektedir; bunlar;
a. Ya genetik mutasyonlar sonucunda oluşmuş olan ve de normalde olmaması gereken genetik dizilişler ile oluşanlar,
b. Ya da doğal yolla birbirleriyle gen transferi yapabilen türlerin birbirlerine gen aktarmaları sonucunda ortaya çıkanlar yani melezler (veya hibridler) dir.